Kedilerde Mantar Hastalığı - Hidayet Ünal

Kedilerde Mantar Hastalığı - Hidayet Ünal

Evlerinde hatta sokakta, yer ve zaman farketmeksizin bir kedi ile karşılaşan kediciyi bakar bakmaz tanıyabilmekteyiz. Onlar kediyi uzaktan sevenlerden farklıdırlar, onlar hayvanları ve elbette kedileri kalpten seven ince ruhlu insanlardır. Kedici diye tabir ettiğimiz bu insanlar, sokakta yaşam savaşı veren biricik dostlarımızın yaşam melekleridir ve bu insanlar, kedilerle iç içe yaşıyor olmaları sayesinde kedilerin karşılaşabileceği hastalıklar konusunda da kendilerini geliştirmişlerdir.

Bu yazımda sizlere biz kedicilerin zaten çok iyi bildiği mantar hastalığından bahsedeceğim, böylelikle bilgilerimiz tazelenmiş olacak ve evde ya da sokakta beslediğimiz kedilerimizde mantar hastalığına ilişkin bulguları tespit ettiğimizde, basit bir yara olduğunu düşünüp evlerimizde bulundurduğumuz ilaçları kullanarak boşu boşuna zaman kaybetmemiş olacağız.

Mantar, özellikle deri üzerinde kendine has lezyonlar oluşturan bulaşıcı bir deri hastalığıdır. Veteriner hekimler çok iyi bilirler ki deri hastalıkları kısa süreli tedaviye yanıt vermeyen ve hızlı iyileştirme göstermeyen bir hastalık grubunu oluşturur. Bunu hepimizin bilmesi, tedavinin devamlılığı ve başarı açısından önemlidir. Tedavinin uzun süreceğini bilen ve veteriner hekimine sonuna kadar güvenen Kedici, kedisinin daha çabuk iyileşmesine önemli katkıda bulunur.

Mantar hastalığının yalnızca deride oluştuğunu söylemek doğru değildir; hastalığın tırnaklarda ve kıl keseciklerinde de kendini gösterdiği kanıtlanmıştır. Kedilerde mantar lezyonlarını oluşturan belli başlı etkenler arasında ‘Microsporum Canis’ ve Microsporirum felis’ bulunmaktadır. Bu etkenler aslında kedimizin deri, tüy ve tırnaklarında doğal yaşam alanı oluşturup zararsız kalabilirler. Fakat kedimiz herhangi bir sebepten dolayı hastalandığında bu saydığımız etkenler fırsattan istifade edip hastalık oluşturmaya başlarlar. Özellikle bağışıklık sistemi yeteri kadar güçlü olmayan yavru kediler ile stres faktörlerine ve uzun süren tedavilere maruz kalmış olan kedicikler mantar hastalığına daha kolay yakalanırlar.

Nedenler ve Tanı

Mantar hastalığına sebep olan etkenler dış ortamda uzun süre canlı kalabildiklerinden, hastalık özellikle ortak mama, su ve kum kabı kullanan kediler arasında kolaylıkla yayılabilir. Buradan da anlaşıldığı gibi ortak yaşam alanına sahip kediler bu hastalığı birbirlerine bulaştırma konusunda pek zorluk çekmezler. Hatta mantar hastalığına sahip kedilerin , bu hastalığı istemeden de olsa sahiplerine bulaştırabildiklerini unutmamalıyız ve önlemlerimizi almalıyız. Mantar hastalığı, özellikle petshop ve kedi barınakları gibi fazla sayıda kedinin birlikte yaşadığı ortamlarda daha sık görülmektedir.

Mantar hastalığına yakalanan kedinizin özellikle vücudun baş, boyun bölgeleri ile ön pati ve arka patileri üzerinde ve aralarında tüylerin dökülmüş olduğu fark edilir. Daha sonra bu bölgelerde derinin kızarık olduğu tespit edilir. Sonrasında, tüylerin dökülmüş olduğu kızarık bölgenin tam ortasında, yuvarlak para şeklindeki sarı-beyaz kabuklanma dikkat çeker. Bu lezyonlar rahatsız edici düzeyde kaşıntıya neden olur, daha sonra büyüyüp yayılarak enfekte hal alabilir. Biz Kediciler bu görsel ipuçlarını farkettiğimizde , lezyonların mantar hastalığını işaret ettiğini hatırlamalıyız.

Tedavi

Kedinizde mantar hastalığına ilişkin bulguları tespit ettikten sonra zaman kaybetmeden veteriner hekiminize başvurmanız gerekmektedir. Veteriner hekim gerekli testleri yaptıktan sonra en etkili tedavi yöntemine karar verecek ve kedinizin bu hastalığa karşı zafer kazanmasına yardımcı olacaktır. Gerekli tedavi seçeneklerinden en uygunun seçilip kedimizin tedavisine zaman kaybetmeden başlanması çok önemlidir, çünkü mantar hastalığı tedavi edilmediğinde rahatlıkla kontrolden çıkıp agresif yayılma gösterebilir. Bu durum da kedimizi çok zor durumda bırakıp, tedavinin gereksiz yere uzamasına sebep olur.

“Wood-Lamp” cihazı, özellikle microsporium Canis etkenin tespitinde önemli rol oynar. Cihazın karanlık bir odada kullanımı sırasında kedimizin derisi üzerinde fosforlu yeşil renkte parıldamalar ortaya çıkması, tanı için en önemli işaretlerdendir. Bunu yanısıra, mantardan şüphelenilen bölgelerden alınan örnekler uygun besiyerinde uygun şartlar altında bekletildiğinde üreme görülebilmektedir. Yapılan tetkikler sonucunda elde edilen bulgular birlikte değerlendirildiğinde , mantar hastalığının var olup olmadığı tespit edilebilir.

Hastalığın tedavisi, tüm deri hastalıklarında olduğu gibi uzun sürebilmektedir. Etkenin teşhisinden sonra kedimiz için uygun bir tedavi yöntemi oluşturulmalıdır. Bu plan çerçevesinde öncelikle Microsporium Canis ve felis için üretilen aşıların belli aralıklarla yapılması, antifugal (mantara karşı) pomatların ve tabletlerin (tabletin karaciğer üzerindeki olumsuz etkileri olabileceğinden, kullanımında dikkatli ve kontrollü olmak gerekir) kullanılması amaçlanmalıdır. Yapılacak olan tedavinin yanında bağışıklık sisteminin de güçlü olması gerektiği için, kedimiz kaliteli ve özel diyet mamalar ile beslenmelidir.

Mantar lezyonlarının kediden kediye olduğu kadar, biz Kedicilere de bulaştığı bilinmektedir. Bunun endişe edecek bir durum olmadığı ve uygun ilaç ve pomatlarla lezyonların erken dönemde hızla iyileşme gösterdiği tespit edilmiştir.

Mantar hastalığında ilk adım çok önemlidir. Etkenin erken teşhisi hastalığın tedavisi konusunda kedimizi avantajlı kılar. Bu konuda Kedicilere büyük görev düşmektedir. Sorumlu olduğu kedilerde mantar hastalığına ilişkin bulguları saptayan kedici, hızlı ve doğru adımları attığı takdirde dünyalar güzeli bu varlığın yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olacaktır.

30/12/2022

Keditörün Önerisi

Kediler Alemi

Munchkin Kedisi

02.01.2022

Munchkin Kedisi genellikle çok sevimli, oyuncu, insana yakın duran, sempatik, akıllı ve kolay ...

TATLI RÜYALAR

04.08.2023

Kedicilerin, tüylü dostları ile ilgili merak ettiği birçok soru var ve bu sorular arasında ...

Kış ve Kedi - Ahmet Özcan

01.03.2021

Bu hafta sonu da beklenen kar yağmadı. Kararsız bir hava. Kar yağıp yağmamakta kararsız. Ben ...