Kedinin Gözlerinden Dünya - Emek Ekşi

Kedinin Gözlerinden Dünya - Emek Ekşi

Elimdeki yağlı boya kedi tablosunu usulca yana kaydırdım ve evdeki modeliyle şöyle bir karşılaştırdım. Bir şeyler ters görünüyordu her ne kadar en küçük ayrıntısına kadar resmedilmiş olsa da. Üzerinde oturduğu tahtadan taburede mi bir aykırılık vardı? Tabure tablonun dışındaki halinden bile daha gerçekçi görünüyordu, yanlış bir şey varsa o, tabure değildi. Fırça darbeleri, Cücük’ün arkasında kalan ince beyaz perdeleri gölgeleriyle beraber ortaya çıkarmıştı ve elimle tüllerin dokusunu hissedebilecek gibiydim. Her şey mükemmel. Can sıkıcı bir nokta dışında. Fakat ben bir türlü o farklılığı bulamıyordum. “Sakin ol,” dedim kendi kendime. Belki de ben bir tabloya bakmasını bilmiyordum, sonuçta bu bir fotoğraf değildi. İçimde ekşimsi bir hoşnutsuzlukla tabloyu duvara dayadım ve Cücük’ün yanına gittim.

Cücük benim kedim, tablonun içine konuk olan modelin ta kendisi. Yeni taşındığımız bu küçük dairenin her bir köşesini genişleyen burun kanatları ve dışarıda dolaşan diliyle iyice taradıktan sonra memnuniyet dolu bir ruh haliyle kolilerden birinin üstüne çıkmıştı. Oradan patilerini yalayarak, kısık gözlerle beni izliyordu. Cücük’ün iletişimi kokular. O sebeple harika anatomisiyle daha fazla koku alabilmek için, ağzını açıp dilini sarkıtarak etraftan işaretler topluyordu. Ben emlakçıya soruyordum bu evin kaç odalı olduğunu; Cücük, bizzat kendisi, taşıma kabından çıktıktan itibaren keşfe başlıyordu. Hangi oda daha havadar, hangisinde iyi bir şekilde güneşlenilir, koridorları koşmaya uygun mudur…Cücük parmak uçlarında zarif hareketlerle odalar arası gidip gelerek bütün bunları öğreniyordu, tek başına. Ona güzel bir köşe ayırsam dahi beni dikkate alması biraz uzun sürüyordu, illaki kendi keşfetmiş olsun! Bu evde de ona ayırdığım köşeye bakması, kullanmaya başlaması belki aylar alacaktı. Çünkü eşyalar yerleştikçe, Cücük’ün ev krokisi de durmadan değişmek zorunda kalırdı ve o da keşif işlerine baştan başlardı.

Kendime sıcak bir kahve doldurup kolilerin birinin üzerine çöktüm ve Cücük’ün garip görünmeyen ama bana sahici de hissettirmeyen tablosuna bakmaya başladım. En yakın arkadaşımın hediyesi olmasa belki atardım, öylesine sevmemiştim bu resmi.

Cücük düşüncelerimi okumuş gibisine bir mırıltıyla esnedi, kolinin üzerinden hoplayıp yanıma geldi. Terliklerime sürtünerek, kuyruğunu ahenkli ahenkli savurarak araştırma işi için hedef seçmeye başladı. O an Cücük’ü yakından izlemeye başladım. Koliler önünde gökdelenler gibi yükseliyordu, öyle yamuk yumuk bırakılmalarından sanki gökdelen gecekondusu gibi dar, çıkmaz sokaklar çıkarıyordu önüne. Bu küçük sokaklardan ince bıyıklarındaki titreşimlerin yol göstericiliği ile muazzam esnekliklerle geçiyor, hafifçe zıplıyor, yeni objelere merakla yaklaşıp kokluyor ardından ona sürtünerek artık onu tanıdığını belli ediyordu. O an fark ettim tablonun nesinin yanlış olduğunu. Bu tablodaki benim kedim değildi. Hatta bu tabloda ahşap taburenin, zarif tüllerin önünde duran “şey” dünyadaki hiçbir kedi değildi. Kedileri hiç tanımayan birinin yaptığı ezbere bir tabloydu. Gülümseyen garip bir yüz ifadesi vermişti tuvaldeki kediye. Anatomik oranları, arka plandaki objeler her ne kadar gerçeğe uygun olsa da kedimin yüz ifadesi bütün bu eseri bozmuştu. Ne çok böyle resim vardı, uyduruk bir ışıltı veren, bıyıkların hemen köşesinden insana özgü bir mimik yerleştirilen. Kitaplar da böyle değil mi, diye sordum kendi kendime. Yazıların hepsi insansı duyguların, durumların hayvanlara yapıştırılmasıyla dolu değil mi? Doğayı betimlerken bile kendimizden ayıramıyoruz bazen… Doğa yabaniliğiyle, olduğu haliyle anlatılmalı oysaki. Cücük bana hızlı bir bakış attıktan sonra keşif işine diğer odalarda devam ettirme kararı aldı. Ben de arkadaşıma vereceğim tavsiyeyi düşünerek, hatayı bulabilmekten hoşnut bir biçimde kahvemi usulca yudumladım. Evrenin orijinalliğinin güzelliğine bir kez daha hayran kalarak…

06/04/2022

Keditörün Önerisi

Habeş Kedisi

11.05.2023

Habeş kedisi, ince yapılı, orta boylu, sivri ve nispeten büyük kulakları olan bir kedidir. ...

Kediniz Kaç Yaşında?

08.03.2023

Kedicilerin kedilerinin yaşlarını hesaplamak konusunda kafaları biraz karışık. Kedilerin ...

Kediler Alemi

Uykucu Kediler

20.09.2022

Evde yaşayan kediler günde ortalama 15 saat uyur, hatta bazı kediler günün yaklaşık 20 ...

Kediler Müzik Sever Mi?

08.12.2021

İnsanların büyük çoğunluğu gün içinde az ya da çok olsa da müzik dinlemektedir. Peki ...